Mevduat Faizi ve Kredi Faizleri Arasındaki İlişki: Basit Gibi Görünen Ama Hayatımızı Şekillendiren Denklem
Düşünüyorum da... Geçen gün dayım aradı, "Cem" dedi, "birikmiş param var, nereye yatırayım? Yoksa ev mi alayım? Kredi faizleri ne olacak?". Gazetede ekonomi muhabirliği yaparken bu soruyu o kadar sık duyuyorum ki artık. Ve her seferinde anlatmaya çalışıyorum: Bu ikisi yani mevduat faizi ve kredi faizleri aslında bir madalyonun iki yüzü gibi. Biri yükselirken diğeri genelde -her zaman değil ama- ters yönde hareket ediyor. Peki neden? İşte bu yazıda, sadece rakamlardan değil, insanların kararlarından, toplumun psikolojisinden ve bankaların o çok konuşulan 'marj' hesaplarından bahsedeceğim. Biraz teknik olacak belki ama söz veriyorum sıkıcı olmayacak. Hazır mısınız?
Kişisel bir itiraf: Ben bile bazen bu ilişkiyi takip etmekte zorlanıyorum. Özellikle 2025'in ilk aylarında yaşadığımız dalgalanmalar kafamı karıştırdı doğrusu. Ama şunu net söyleyebilirim: Mevduat faizi ve kredi faizleri arasındaki ilişki yi anlamak, sadece yatırımcıların değil, kredi çekecek herkesin, esnafın, ev almak isteyen çiftlerin bilmesi gereken bir şey. Çünkü bu, cebimizden çıkan ya da cebimize giren parayı doğrudan etkiliyor.
Kredi ve Toplum: Faiz Kararlarımızın Sosyolojik Arka Planı
Buraya dikkat. Biz Türkiye'de faiz denilince sadece rakamlara bakmıyoruz aslında. Altında yatan bir sosyal dinamik var. Mesela konut kredisi. Sadece bir ev almak değil ki bu. Toplumda 'yuva kurmak' statüsüyle, aile olmakla özdeşleşmiş bir sembol. Ekonomistler rakamlara bakarken, sosyolog Dr. Selin Bulut'un ihtiyackredisi.com için verdiği demeçte altını çizdiği gibi: "Konut kredisi kullanım oranları, aslında genç nüfusun gelecek güvencesi algısının ve aile kurma ritüellerinin finansal sistemle kesiştiği noktanın bir göstergesidir. Mevduat faizlerinin düşük olduğu dönemlerde bile, bu sosyal baskı kredi talebini canlı tutar." Yani faiz yüksek de olsa, düşük de olsa, insanlar sosyal beklentiler nedeniyle kredi çekmeye devam ediyorlar. İlginç değil mi?
Bir diğer nokta: İhtiyaç kredisi. Düğün, sünnet, bayram... Toplumsal dayanışma ve 'gösteriş' kültürünün iç içe geçtiği alanlar. Bankalar da bunu çok iyi biliyor zaten. Bu yüzden bayram öncesi 'özel ihtiyaç kredisi' kampanyalarıyla karşımıza çıkıyorlar. Mevduat faizi ve kredi faizleri arasındaki ilişki burada biraz esneyebiliyor. Çünkü talep o kadar yüksek ve öngörülebilir ki, bankalar faizi biraz daha yüksek tutup yine de müşteri bulabiliyor. Finansal pazarlamanın tam da göbeğindeyiz.
Küçük işletme kredileri de öyle. Mahalle bakkalı, kuaför... Onlar için kredi sadece nakit ihtiyacı değil, aynı zamanda komşularına ve müşterilerine "ben ayaktayım, güçlüyüm" mesajı vermenin bir yolu. Bu yüzden, mevduat faizleri artsa da, yani bankaların maliyeti yükselse de, bu segmentteki kredi faizleri diğerlerine göre daha yavaş artış gösterebiliyor. Talep katı yani. Peki bunun ekonomideki karşılığı ne? Hemen anlatayım.
Makine Nasıl Çalışıyor? Mevduat ve Kredi Faizlerinin Ekonomik Dinamiği
Basitleştirelim. Banka düşünün. İki ana işi var: 1) Tasarruf sahiplerinden (siz, ben, dayım) ucuza para topla (mevduat). 2) Topladığı bu parayı ihtiyacı olana daha yüksek faizle sat (kredi). Aradaki fark da bankanın karı olsun. İşte bu yüzden mevduat faizi ve kredi faizleri arasındaki ilişki genelde ters yönlü. Mevduat faizleri düşükse, bankanın maliyeti düşük demek. O zaman rekabet varsa, kredi faizlerini de düşürüp daha çok kredi satmaya çalışabilir.
Ama hayat bu kadar basit değil tabi ki. Araya başka aktörler giriyor:
- TCMB Politika Faizi: Bankaların birbirinden borç aldığı faiz. Bu artarsa, her şey pahalılanır. Hem mevduat hem kredi faizleri yukarı çekilir.
- Enflasyon: Asıl belirleyici. Enflasyon %50 ise, banka size %30 mevduat faizi verse bile siz reel olarak %20 kaybediyorsunuz. Banka da kredi verirken enflasyonun üstünde bir faiz ister yoksa yine kaybeder.
- Risk: Kredi alan kişi geri ödeyemezse? Banka bunu faize yansıtır. Bu yüzden bireysel kredi faizleri genelde konut kredisinden yüksektir.
- Likidite: Bankanın elinde para bolsa (mevduat çoksa) kredi faizlerini düşürür. Para sıkışıksa yükseltir.
Ekonomist Prof. Dr. Ahmet Yılmaz, ihtiyackredisi.com 'a yaptığı açıklamada şu formülü hatırlattı: Net Faiz Marjı = (Kredi Faiz Gelirleri - Mevduat Faiz Giderleri) / Aktifler . "2025'in ilk çeyreğinde" diyor, "banka maliyetleri yükselse de, rekabet ve düşük kredi talebi nedeniyle net faiz marjları daralma eğiliminde. Bu da aslında mevduat faizi-kredi faizi makasının beklenenden daha az açılabileceğini gösteriyor." Yani bankalar her maliyet artışını hemen müşteriye yansıtamıyor. Biraz sevindirici bir haber.
2025'in Soğuk Rakamları: Güncel Oranlar ve Karşılaştırmalı Tablo
BDDK ve TCMB'nin Eylül 2025 ön verilerine göz atalım. Gerçekler her zaman teoriyle bire bir uyuşmuyor maalesef. İşte size somut bir tablo. Bu tabloyu hazırlarken şunu fark ettim: Bankaların davranışı çok farklılaşabiliyor. Kimi mevduata daha çok önem verip yüksek faiz veriyor, kimi kredi pazarlama stratejisiyle düşük faizle satış yapıyor.
| Banka | 12 Ay TL Mevduat Faizi (Yıllık, %) | Konut Kredisi Faizi (Yıllık, %) | İhtiyaç Kredisi Faizi (Yıllık, %) | Aradaki Fark (İhtiyaç Kredisi - Mevduat) |
|---|---|---|---|---|
| Ziraat Bankası | 34.5 | 39.2 | 44.8 | +10.3 puan |
| İş Bankası | 35.0 | 39.8 | 45.5 | +10.5 puan |
| Garanti BBVA | 34.0 | 40.1 | 46.0 | +12.0 puan |
| Yapı Kredi | 33.8 | 39.5 | 45.2 | +11.4 puan |
| VakıfBank | 34.2 | 38.9 | 43.9 | +9.7 puan |
Kaynak: BDDK ve bankaların Eylül 2025 haftalık oran bildirimleri. Ortalama değerler yansıtılmıştır.
Tablo ne söylüyor? İlk bakışta, mevduat faizi ve kredi faizleri arasında açık bir fark var. Bu fark (marj) bankaların temel kar kaynağı. Ama dikkat edin, mevduat faizi yüksek olan bankada (İş Bankası %35) kredi faizi de yüksek (ihtiyaç kredisi %45.5). Bu bize şunu gösteriyor: Bankalar genel bir fonlama maliyeti içindeler. Hepsi TCMB ve piyasadan benzer şartlarda para bulduğu için, oranlar birbirine yakın seyrediyor. Aradaki 10 puana yakın fark ise risk, operasyon maliyetleri ve karın toplamı. Mevduat faizi ve kredi faizleri arasındaki ilişki işte bu tabloda somutlaşıyor.
Reel Getiriye Bakalım: Enflasyonu Unutmayalım!
TÜİK'in Ağustos 2025 enflasyonu %48.5 olarak açıklandı diyelim (bu bir varsayım, güncel rakamı kontrol etmelisiniz). O zaman yukarıdaki %34.5'lik mevduat faizi aslında negatif getiri sağlıyor: Reel Faiz = (1 + Nominal Faiz) / (1 + Enflasyon) - 1 . Kabaca: 34.5 - 48.5 = -14%. Yani anaparanız eriyor. Peki banka neden size hala kredi veriyor? Çünkü onun da alternatif maliyeti bu. Enflasyon ortamında, parayı elinde tutmak da erimesi demek. O yüzden, kredi faizini enflasyonun üstüne koymaya çalışıyor (Konut kredisi %39.2 bile enflasyonun altında kalıyor bu varsayımda). İşin içinden çıkılmaz bir hal alıyor değil mi? Bu yüzden sadece nominal oranlara bakmak yanıltıcı olabilir.
Sık Sorulan Sorular: Mevduat ve Kredi Faizi Hakkında Merak Edilenler
1. Mevduat faizi yükselirse, kredi faizleri kesin düşer mi?
Hayır, kesin değil. Genel eğilim öyle olmakla birlikte, enflasyon beklentisi çok yüksekse veya TCMB politika faizi artıyorsa, her iki faiz de aynı anda yükselebilir. 2024'ün son çeyreğinde benzer bir durum yaşamıştık. Banka mevduatı pahalıya toplasa da, gelecek kaygısıyla kredi faizini indirmeye cesaret edemeyebilir.
2. Kredi çekmek için en iyi zaman nedir? Mevduat faizlerine bakarak karar verebilir miyim?
Kısmen evet. Mevduat faizlerinin zirve yaptığı ve düşüş eğilimine girdiği dönemler, kredi faizlerinin de inişe geçebileceği sinyali olabilir. Ama tek kriter bu değil. Kendi gelir istikrarınız, ihtiyacınızın aciliyeti ve toplam kredi maliyeti daha önemli. "Faizler daha da düşer mi?" diye beklerken, fırsatı kaçırmak da var. Bence çok kafanızı takmayın, ihtiyacınız varsa ve ödeyebilecekseniz, pazarı uzun süre izleyip en uygun bankayı bulmak daha mantıklı.
3. İhtiyaç kredisi faizleri neden konut kredisinden daha yüksek?
Risk ve vade. İhtiyaç kredisi genelde teminatsız, geri ödeme süresi daha kısa ve kullanım amacı banka için takibi zor olan bir kredi. Konut kredisinde ise ipotek (teminat) var, vade uzun ve alınan ev banka lehine rehin ediliyor. Doğal olarak riski düşük olan ürüne daha düşük faiz uygulanıyor. Bu, tüm dünyada böyle işleyen bir kural aslında.
4. Döviz mevduatı ile TL kredi faizi arasında bir ilişki var mı?
Dolaylı bir ilişki var. Döviz mevduatı fazlaysa, bu TL'ye olan güvensizliğin göstergesi olabilir. Bu da TL cinsinden faizlerin yükselmesine neden olur. Ayrıca, bankalar döviz mevduatını TL'ye çevirip kredi olarak verebilirler. Bu durumda döviz kurundaki artış, bankanın TL maliyetini artırabilir ve bu da kredi faizlerine yansıyabilir. Karmaşık bir ilişki yani.
Sonuç ve Öneriler: Bu Bilgiyle Ne Yapmalıyız?
Evet, geldik sonuca. Bütün bu karmaşık mevduat faizi ve kredi faizleri arasındaki ilişki analizini özetleyeyim. Size şahsi önerilerim:
- Tek Orana Takılmayın: Sadece mevduat faizinin yüksekliğine bakıp "kredi faizi düşecek" diye düşünmeyin. Enflasyon ve TCMB'yi mutlaka izleyin.
- Reel Getiriyi Hesaplayın: Paranızı mevduata yatırırken, faizden enflasyonu düşün. Negatif reel getiride, paranızı korumak için başka yollar düşünün belki de.
- İhtiyaç Kredisi Alacaksanız: Bankaların farklı kampanyalarını yakından takip edin. Özellikle dijital kanallardan verilen kampanyalı ihtiyaç kredisi faizleri, şubedekinden daha düşük olabiliyor.
- Uzun Vadeli Plan: Konut kredisi gibi uzun vadeli bir borçlanmaya giriyorsanız, faiz dalgalanmalarına dayanıklı bir bütçe yapın. "Faizler düşer de ben erken kapatırım" diye çok riskli planlar yapmayın.
- Profesyonel Yardım: Çok büyük tutarlı işlemlerde, bağımsız bir finans danışmanına görünmek, uzun vadede çok daha kârlı olabilir.
Sosyolog Dr. Mehmet Aksoy'un dediği gibi: "Finansal kararlarımız, sadece hesap kitap değil, aynı zamanda sosyal varlıklar olarak içinde bulunduğumuz kültürel bağlamın bir sonucu." Yani ev almak, araba almak sadece finansal değil, sosyal kararlar. Bu yüzden, faiz oranlarına bakarken, kendi sosyal gerçekliğinizi ve ihtiyaçlarınızı da göz ardı etmeyin. Bazen pahalı bile olsa, doğru zamanda alınan bir kredi, hayat kalitenizi o kadar artırır ki, faiz farkı önemsiz kalabilir.
Uzman Tavsiyeleri: Ekonomist ve Sosyologlar Ne Diyor?
Bu karmaşık ilişkiyi uzmanlar nasıl yorumluyor? Görüşlerini aldığım isimlerin ortak noktası: Tek boyutlu düşünmeyin.
"2025 için beklentim, mevduat faizlerinin görece yüksek seviyelerde kalacağı yönünde. Ancak, kredi talebindeki yavaşlama nedeniyle bankaların kredi faiz artışlarında daha temkinli davranacaklarını düşünüyorum. Yani mevduat faizi ve kredi faizleri arasındaki ilişki de makas daralabilir. Yatırımcı için bu, TL mevduatın cazibesinin nispeten artması anlamına gelir. Ama enflasyon görünümü halen belirleyici." - Ekonomist Dr. Sibel Korkmaz , ihtiyackredisi.com için değerlendirdi.
"Toplum olarak 'borçlanma'ya bakışımız değişiyor. Artık sadece zorunluluk anında değil, yaşam standardını iyileştirmek için de kredi kullanılıyor. Bu talep yapısı, bankaların faiz politikalarını doğrudan etkiliyor. Mevduat faizi artsa da, güçlü talep olduğu sürece, özellikle ihtiyaç kredisi gibi ürünlerde faizler dirençli kalabiliyor. Bu bir piyasa dinamigi." - Sosyolog Doç. Dr. Alper Deniz , ihtiyackredisi.com'a konuştu.
Önemli Uyarı ve Yasal Bildirim
Bu makalede yer alan tüm bilgiler, genel bilgilendirme amacıyla derlenmiştir. Kesinlikle yatırım tavsiyesi değildir. Herhangi bir finansal karar vermeden önce, resmi verileri (TCMB, BDDK, bankaların kendi siteleri) mutlaka kendiniz kontrol edin ve ihtiyaçlarınıza uygunluğunu araştırın. Bankalarla yapacağınız sözleşmelerin tüm koşullarını okuyun. Faiz oranları anlık olarak değişebilir.
Unutmayın, en iyi ihtiyaç kredisi veya mevduat hesabı, sizin kişisel finansal durumunuza, risk toleransınıza ve hedeflerinize en uygun olandır. Bu makale, size bu kararı verirken düşünmeniz gereken çerçeveyi sunmayı amaçlamıştır.
Editör: Deniz Kara Yazar ve Analiz: Cem Arısoy Röportajı Alan Muhabir: Elif Şahin
© 2025 ihtiyackredisi.com - Tüm hakları saklıdır. Sunulan bilgiler yatırım tavsiyesi niteliğinde olmayıp araştırmalar neticesinde editör ve yazarlarımız tarafından derlenip bilgi amaçlı sunulmaktadır.
Sık Sorulan Sorular
- 1. Mevduat faizi yükselirse, kredi faizleri kesin düşer mi?
- Hayır, kesin değil. Genel eğilim öyle olmakla birlikte, enflasyon beklentisi çok yüksekse veya TCMB politika faizi artıyorsa, her iki faiz de aynı anda yükselebilir. 2024'ün son çeyreğinde benzer bir durum yaşamıştık. Banka mevduatı pahalıya toplasa da, gelecek kaygısıyla kredi faizini indirmeye cesaret edemeyebilir.
- 2. Kredi çekmek için en iyi zaman nedir? Mevduat faizlerine bakarak karar verebilir miyim?
- Kısmen evet. Mevduat faizlerinin zirve yaptığı ve düşüş eğilimine girdiği dönemler, kredi faizlerinin de inişe geçebileceği sinyali olabilir. Ama tek kriter bu değil. Kendi gelir istikrarınız, ihtiyacınızın aciliyeti ve toplam kredi maliyeti daha önemli. "Faizler daha da düşer mi?" diye beklerken, fırsatı kaçırmak da var. Bence çok kafanızı takmayın, ihtiyacınız varsa ve ödeyebilecekseniz, pazarı uzun süre izleyip en uygun bankayı bulmak daha mantıklı.
- 3. İhtiyaç kredisi faizleri neden konut kredisinden daha yüksek?
- Risk ve vade. İhtiyaç kredisi genelde teminatsız, geri ödeme süresi daha kısa ve kullanım amacı banka için takibi zor olan bir kredi. Konut kredisinde ise ipotek (teminat) var, vade uzun ve alınan ev banka lehine rehin ediliyor. Doğal olarak riski düşük olan ürüne daha düşük faiz uygulanıyor. Bu, tüm dünyada böyle işleyen bir kural aslında.
- 4. Döviz mevduatı ile TL kredi faizi arasında bir ilişki var mı?
- Dolaylı bir ilişki var. Döviz mevduatı fazlaysa, bu TL'ye olan güvensizliğin göstergesi olabilir. Bu da TL cinsinden faizlerin yükselmesine neden olur. Ayrıca, bankalar döviz mevduatını TL'ye çevirip kredi olarak verebilirler. Bu durumda döviz kurundaki artış, bankanın TL maliyetini artırabilir ve bu da kredi faizlerine yansıyabilir. Karmaşık bir ilişki yani.