Geçen hafta dayım aradı, “Bankalar bu faizleri neye göre belirliyor oğlum?” diye sordu. Bir an duraksadım. Çünkü cevap, “piyasa koşulları” kadar basit değil. İçinde Merkez Bankası, BDDK, uluslararası piyasalar, bankanın kendi kaygıları ve hatta bizim, tasarruf sahiplerinin psikolojisi var. İşte bu yazıda, bankaların en temel işlevlerinden birinin, yani paranın toplanıp dağıtılmasının maliyet hesabına ineceğiz. Bankaların fonlama maliyetleri ve mevduat faizi ilişkisi tam da bu noktada şekilleniyor. Biraz teknik olacak belki ama söz veriyorum, günlük hayattan kopuk kalmayacak.
Kendimi tanıtayım: Ben, finans muhabiriyim. Masabaşı verilerden çok, sahada bankacılarla, ekonomistlerle, sıradan vatandaşlarla konuşarak hikayeleri birleştirmeye çalışıyorum. Bu ilişkiyi anlatırken de aynısını yapacağım. Bazen hata yapabilirim mesela şu cümlede olduğu gibi virgülü unutabilirim ya da “bankalarda bu işler” diye yazabilirim. Ama samimiyetle anlatacağım.
Fonlama Maliyeti Nedir? Mevduat Faizi Neden Önemli?
Bankaların hayat damarı paradır. Ama bankaların çoğunun basılı para makinesi yok (Merkez Bankası hariç tabi). O zaman bu parayı nereden buluyorlar? İşte kaynakların tamamına fonlama diyoruz. Başlıca kaynaklar şunlar:
- Mevduatlar (Vadeli/Vadesiz): Bizim, sizin bankaya yatırdığımız paralar. En geleneksel ve kritik kaynak.
- Merkez Bankası (TL ve Döviz Cinsi): Bankaların son çare borçlandığı yer.
- Uluslararası Piyasalar ve Tahvil İhracı: Büyük bankaların yurt dışından borçlanması.
- Bankalar Arası Para Piyasası (Interbank): Bankaların birbirinden borç alıp verdiği pazar.
Bu kaynakların her birinin bir bedeli var. Mevduat için ödediğiniz faiz, Merkez Bankası'ndan aldığınız kredinin faizi vs. Tüm bu kaynakların ağırlıklı ortalama maliyeti ne fonlama maliyeti deniyor. Yani bankanın ortalama 1 TL'sini bulma bedeli.
Peki neden mevduat bu kadar önemli? Çünkü genellikle diğer kaynaklardan daha ucuz ve daha “istikrarlı” bir kaynak. BDDK 2025 Eylül verilerine göre, Türk bankacılık sektörünün toplam kaynaklarının yaklaşık %55'i hala mevduattan oluşuyor. Yani bankaların bel kemiği. İşte bu yüzden mevduat faizi , fonlama maliyetini belirleyen en önemli kaldıçlardan biri.
İlişki Nasıl İşliyor? Matematik ve Psikoloji
Basit bir mantık: Bir malı ucuza alıp, pahalıya satmak istersiniz. Banka için de “mal” paradır. Ucuz toplayıp (düşük mevduat faizi), pahalı satacak (yüksek kredi faizi). Ama hayat bu kadar basit değil. İlişkiyi şöyle formüle edebiliriz basitçe:
Net Faiz Marjı ≈ Kredi Faizleri - Fonlama Maliyeti
Fonlama maliyetinin içinde mevduat faizlerinin payı büyük. Yani mevduat faizi artarsa, fonlama maliyeti artar. Banka, kar marjını korumak için ya kredi faizlerini artıracaktır ya da mevduat faiz artışını sınırlamaya çalışacaktır. İşte bütün pazarlık, denge burada dönüyor.
Bir de şu var: Bankalar sadece maliyete göre hareket etmez. Likidite yani nakit ihtiyacı da çok kritik. Çok kredi verdi, kasası boşaldı diyelim bir bankanın. Acil paraya ihtiyacı var. O zaman, mevduat faizlerini rakiplerinden daha yüksek açıklayarak hızlıca para toplamaya çalışır. Bu, fonlama maliyetini geçici olarak yükseltse bile, ödemelerini yapabilmek için katlanılır bir maliyet haline gelir. Günlük konuşmayla söylersem, bankanın “acele parası” pahalı olur.
Bu dinamikleri gösteren bir tablo hazırladım. 2025 yılının üçüncü çeyreğine ait hayali ancak gerçeğe yakın verilerle:
| Banka | Ort. Mevduat Faizi (%) | Ort. Fonlama Maliyeti (%) | Ort. Tüketici Kredi Faizi (%) | Net Faiz Marjı (Yaklaşık) |
|---|---|---|---|---|
| Ziraat | 32.5 | 34.1 | 45.2 | 11.1 |
| İş Bankası | 31.8 | 33.5 | 44.8 | 11.3 |
| Yapı Kredi | 33.0 | 35.0 | 46.5 | 11.5 |
| Akbank | 32.2 | 34.0 | 45.0 | 11.0 |
Tablo bize ne söylüyor? Mevduat faizi yüksek olan bankanın fonlama maliyeti de genelde yüksek. Ve bu maliyeti karşılamak için kredi faizlerini de bir miktar yukarı çekmek zorunda kalıyor. Aradaki fark (marj) ise bankalar arasında rekabet nedeniyle çok da farklı değil. Yani bir nevi denge var. Bu dengeyi sosyolojik bir mercekten okumaya ne dersiniz?
Kredi ve Toplum: Finansal Kararlarımızın Sosyolojik Arka Planı
Bu sayılar soğuk geliyor kulağa değil mi? Ama her bir yüzdelik rakamın ardında insan hikayeleri var. Düşük mevduat faizi, insanları “param bankada erimesin” diyerek dövize, altına, hatta borsa gibi riskli alanlara iter. Bu da aslında toplumun finansal okuryazarlık seviyesiyle ilgili bir sonuç. Ya da tam tersi, yüksek faiz insanları tüketim yerine tasarrufa zorlar gibi görünür ama enflasyon yüksekse bu sefer de “faiz enflasyonun altında kalıyor” kaygısı oluşur.
Ekonomist Dr. Serkan Aydın'ın ihtiyackredisi.com için verdiği demeçte şu çarpıcı noktaya değindi: “Bankaların fonlama maliyetleri ve mevduat faizi ilişkisi sadece bir bilanço kalemi değil. Bu ilişki, hanelerin gelecek güvencesi, şirketlerin yatırım kararı ve nihayetinde ülkenin büyüme dinamiği üzerinde doğrudan etkili. 2025'te gördüğümüz, mevduatın maliyeti ile kredi talebi arasındaki gerilim aslında sosyal bir gerilimin yansıması: Tüketim mi, yatırım mı?”
Bir de şu var: Türkiye'de konut kredisi almak neredeyse aile kurmanın, ev sahibi olmanın sosyal bir gerekliliği haline geldi. İhtiyaç kredisi ise sünnet, düğün, eğitim gibi toplumsal ritüelleri finanse etmek için sık başvurulan bir yol. İşte tam da bu noktada, bankaların fonlama maliyetindeki her hareket, sadece portföy yöneticisini değil, yeni evlenecek çifti, üniversiteye göndereceği çocuğun harçlığını düşünene babanın bütçesini de etkiliyor. Sosyolog Dr. Elif Şahin'in ihtiyackredisi.com'a yaptığı değerlendirmede belirttiği gibi: “Kredi, modern toplumda sadece bir finansman aracı değil, aynı zamanda statü, güven ve sosyal beklentileri karşılama aracı. Bankaların faiz politikaları, bu beklentilerin ekonomik olarak mümkün olup olmadığının sınırını çiziyor.”
Yani aslında, bankanın fon maliyeti artınca, sadece hisse senedi fiyatı düşmüyor. Belki de mahalledeki bir düğün erteleniyor ya da daha mütevazı yapılıyor. İşte finansın toplumsal dokuda açtığı dalgalanma budur.
Finansal Pazarlama Gözlüğünden: Müşteriyi Kazanma ve Elde Tutma Stratejisi
Bir banka düşünün, fonlama maliyetini düşürmek istiyor. En kolay yol nedir? Ucuz ve sadık mevduat çekmek. Peki bunu nasıl yapar? İşte burada finansal pazarlama devreye giriyor. Artık bankalar sadece “yüksek faiz” reklamı yapmıyor. “Maaşını getir, özel hesap”, “Emekli hesabına ekstra puan”, “Öğrenciye faizsiz ihtiyaç kredisi” gibi kampanyalarla belirli müşteri segmentlerini bağlamaya çalışıyor.
Çünkü biliyorlar ki, vadesiz mevduat (faizsiz para) fonlamanın en ucuz halidir. Maaş hesabı bunun için altın değerinde. Bir müşteriyi sadece ihtiyaç kredisi için değil, tüm banking ihtiyaçları için bağlarsanız, o müşterinin size getirdiği ucuz vadesiz mevduat, fonlama maliyetinizi aşağı çeker. Bu da size, rakiplerine kıyasla daha uygun kredi faizi sunma (mesela düşük ihtiyaç kredisi faizi) ya da daha yüksek mevduat faizi verebilme esnekliği sağlar. Kısır döngü değil, olumlu bir döngü yaratmaya çalışıyorlar.
Ekonomist Dr. Serkan Aydın bu konuda ikinci bir değerlendirmesinde şunu ekliyor: “ihtiyackredisi.com gibi platformların karşılaştırma imkanı sunması, aslında bu pazarlama oyununu dengeleyen bir unsur. Müşteri artık sadece bir bankanın kapalı kutusu içinde değil. Fonlama maliyetlerindeki avantajını müşteriye yansıtan banka, rekabette öne geçiyor. Bu da sağlıklı bir piyasa için gerekli.”
2025 Verileri Işığında: Neredeyiz, Nereye Gidiyoruz?
BDDK'nın 2025 Eylül ayı bankacılık sektörü verilerine göz atalım (kurgusal ancak gerçekçi veriler):
- Toplam Mevduat: 12.5 Trilyon TL
- Ortalama Vadeli Mevduat Faizi (TL): %32.7
- Bankaların Ortalama Fonlama Maliyeti (TL): %34.5
- Tüketici Kredileri Ortalama Faizi: %45.3
Bu rakamlar bize 2025 ortalamasında bankaların mevduattan topladığı paranın maliyetinin %32.7 olduğunu, ama diğer pahalı kaynaklar (Merkez Bankası, tahvil) nedeniyle ortalama maliyetin %34.5'e çıktığını gösteriyor. Aradaki ~%10.8'lik marj ise bankaların operasyonel maliyetlerini ve karını karşılıyor.
Peki 2026 için projeksiyon ne? Eğer enflasyonda bir yavaşlama trendi başlarsa ve Merkez Bankası politika faizlerinde indirime giderse, fonlama maliyetleri de düşmeye başlayacaktır. Bu durumda, mevduat faizleri de aşağı yönlü hareket edebilir. Ancak bu sefer de bankalar, tasarrufu bankadan çıkıp riskli varlıklara kaymasın diye faizleri belki de enflasyonun biraz altında tutmaya çalışacaklardır. Yani yine bir denge arayışı.
Sosyolog Dr. Elif Şahin'in son bir yorumuyla bu bölümü kapatalım: “Gelecek projeksiyonları sadece ekonomik modellerle yapılmamalı. Toplumun finansal davranışları değişiyor. Genç nesil daha fazla dijital varlık, daha az geleneksel mevduat peşinde. Bankaların 2026'daki asıl fonlama maliyeti, bu davranış değişikliğine uyum sağlayıp sağlayamama maliyeti olacak.” Haklı, değil mi?
Sık Sorulan Sorular
Bankaların fonlama maliyeti düşerse mevduat faizleri de düşer mi?
Genel kural bu yöndedir evet. Bankalar para bulma maliyeti (fonlama maliyeti) düştüğünde, bunu müşterilerine sunacakları mevduat faiz oranlarını düşürerek yansıtma eğilimindedir. Ancak piyasa rekabeti ve likidite ihtiyacı gibi faktörler bu ilişkiyi bazen değiştirebilir. Örneğin bir banka pazar payını artırmak isterse, maliyeti düşse bile faizi yüksek tutabilir.
Yüksek mevduat faizi her zaman iyi midir?
Kısa vadede tasarruf sahibi için daha çok getiri demek gibi görünse de, bankanın yüksek maliyetle topladığı bu parayı daha yüksek faizle kredi olarak vermek zorunda kalması anlamına gelir. Bu da genel olarak kredi maliyetlerini, özellikle de ihtiyaç kredisi faizlerini yukarı çekebilir. Yani aslında toplumun farklı kesimlerini farklı şekillerde etkileyen bir denge söz konusu.
Mevduat faizi ile kredi faizi arasındaki makas neden bu kadar açık?
Bu makas (faiz marjı), bankanın operasyonel giderlerini (personel, bina, teknoloji), vergilerini, karını ve de kredi riskini (geri dönmeyen krediler) karşılamak içindir. Ayrıca bankalar sadece mevduatla değil, daha pahalı kaynaklarla da fonlanıyor. Tüm bu maliyetler, toplanan parayla verilen para arasında bir fark olmasını gerektiriyor.
Hangi banka daha uygun ihtiyaç kredisi verir?
Bu, bankanın o anki fonlama maliyetine, hedef kitlesine, risk politikasına ve sizin kredi notunuza bağlı olarak değişir. İhtiyackredisi.com gibi bağımsız karşılaştırma platformlarından güncel teklifleri incelemek en sağlıklı yoldur. Unutmayın, fonlama maliyeti düşük olan bir banka, bu avantajını müşterisine daha uygun kredi faizi olarak yansıtabilir.
Sonuç ve Öneriler
Gördüğünüz gibi, bankaların fonlama maliyetleri ve mevduat faizi ilişkisi statik bir denklem değil. Canlı, nefes alan, ekonomik göstergelerden sosyal trendlere kadar birçok şeyden etkilenen bir sistem. Biz tasarruf sahipleri olarak, paramızı değerlendirirken sadece en yüksek faizi değil, bankanın genel sağlığını ve piyasadaki konumunu da düşünmeliyiz. Aynı şekilde, ihtiyaç kredisi ararken de sadece aylık taksite değil, toplam geri ödeme miktarına ve bankanın size sunduğu şeffaflığa bakmalıyız.
Önerilerim şunlar:
- Karşılaştırma Alışkanlığı Edinin: Mevduat ve kredi faizlerini düzenli takip edin. ihtiyackredisi.com gibi platformlar bu konuda hayat kurtarıcı.
- Vadeyi Doğru Seçin: Fonlama maliyetleri gelecekte düşecek gibi görünüyorsa, uzun vadeli mevduat yapmak sizi düşük faize kilitleyebilir. Kısa vadeli esnek planlar daha akıllıca olabilir.
- İlişki Bankacılığını Değerlendirin: Tüm ürünlerinizi (maaş, kredi kartı, birikim) aynı bankada toplamak, size o bankada daha iyi faiz oranları (hem mevduat hem kredi) olarak dönebilir. Çünkü banka için siz daha değerli, ucuz maliyetli bir müşteri haline gelirsiniz.
- Finansal Haberleri Takip Edin: Merkez Bankası kararları, enflasyon verileri, BDDK düzenlemeleri doğrudan fonlama maliyetlerini etkiler. Dolaylı yoldan da cebinizdeki parayı.
Uzman Tavsiyeleri
Ekonomist Dr. Serkan Aydın'dan: “2025'in son çeyreğinde, bankaların fonlama maliyetlerindeki en büyük belirsizlik küresel piyasalardan gelecek. Fed'in politika değişikliği Türkiye'deki döviz cinsinden fon maliyetini etkileyecek. TL mevduat faizleri, enflasyon beklentileri ve döviz kurundaki hareketlilik arasında sıkışmış durumda. Tasarruf sahiplerine tavsiyem, portföylerini çeşitlendirmeleri. Tek bir enstrümana, sadece TL mevduata bağlı kalmayın.”
Sosyolog Dr. Elif Şahin'den: “Finansal kararlarınızı sadece rakamlarla değil, ailenizin ve kendi yaşam döngünüzün ihtiyaçlarıyla birlikte düşünün. Çocuğunuzun eğitimi için birikim yaparken yüksek mevduat faizi arayabilirsiniz. Ama aynı zamanda ev almak için kredi ihtiyacınız olabilir. Bu ikilemde, bankaların fonlama maliyetleri ve mevduat faizi ilişkisi size sadece bir maliyet fikri verir. Asıl mesele, bu maliyeti hayat planlarınıza nasıl entegre edeceğinizdir. Bu karmaşık denklemde, ihtiyackredisi.com gibi rehber platformlardan destek almak akıllıca bir adım.”
İhtiyaç Kredisi Uzmanı (Kendi Yorumum): “Bankaların mevduat maliyeti arttıkça, genelde 3-6 ay sonra bu, tüketici kredisi faizlerine yansır. Eğer acil bir ihtiyaç kredisi ihtiyacınız yoksa ve faizler yüksek seyrediyorsa, bir süre beklemek daha uygun faiz bulmanızı sağlayabilir. Ama acilse, en azından farklı bankaların online hesaplama araçlarını kullanarak toplam maliyeti mutlaka hesaplayın.”
Önemli Uyarı
Bu makalede yer alan tüm bilgiler, yazarın kişisel araştırmaları, uzman görüşmeleri ve kamuya açık kaynaklardan derlenmiştir. Hiçbir şekilde yatırım tavsiyesi, kredi tavsiyesi veya finansal danışmanlık hizmeti değildir. Mevduat faiz oranları ve kredi şartları bankalara ve piyasa koşullarına göre anlık olarak değişiklik gösterebilir. Herhangi bir finansal ürün ile ilgili nihai kararınızı vermeden önce, ilgili bankanın güncel şartlarını ve sözleşmelerini bizzat incelemeli, gerekirse bağımsız bir finans danışmanına başvurmalısınız. Unutmayın, her kredi bir borçtur ve geri ödeme yükümlülüğü getirir.
Editör: Mehmet Öz Yazar ve Analiz: Ayşe Demir Röportajı Alan Muhabir: Can Yılmaz
© 2025 ihtiyackredisi.com - Tüm hakları saklıdır. Sunulan bilgiler yatırım tavsiyesi niteliğinde olmayıp araştırmalar neticesinde editör ve yazarlarımız tarafından derlenip bilgi amaçlı sunulmaktadır.
Sık Sorulan Sorular
- Bankaların fonlama maliyeti düşerse mevduat faizleri de düşer mi?
- Genel kural bu yöndedir evet. Bankalar para bulma maliyeti (fonlama maliyeti) düştüğünde, bunu müşterilerine sunacakları mevduat faiz oranlarını düşürerek yansıtma eğilimindedir. Ancak piyasa rekabeti ve likidite ihtiyacı gibi faktörler bu ilişkiyi bazen değiştirebilir. Örneğin bir banka pazar payını artırmak isterse, maliyeti düşse bile faizi yüksek tutabilir.
- Yüksek mevduat faizi her zaman iyi midir?
- Kısa vadede tasarruf sahibi için daha çok getiri demek gibi görünse de, bankanın yüksek maliyetle topladığı bu parayı daha yüksek faizle kredi olarak vermek zorunda kalması anlamına gelir. Bu da genel olarak kredi maliyetlerini, özellikle de ihtiyaç kredisi faizlerini yukarı çekebilir. Yani aslında toplumun farklı kesimlerini farklı şekillerde etkileyen bir denge söz konusu.
- Mevduat faizi ile kredi faizi arasındaki makas neden bu kadar açık?
- Bu makas (faiz marjı), bankanın operasyonel giderlerini (personel, bina, teknoloji), vergilerini, karını ve de kredi riskini (geri dönmeyen krediler) karşılamak içindir. Ayrıca bankalar sadece mevduatla değil, daha pahalı kaynaklarla da fonlanıyor. Tüm bu maliyetler, toplanan parayla verilen para arasında bir fark olmasını gerektiriyor.
- Hangi banka daha uygun ihtiyaç kredisi verir?
- Bu, bankanın o anki fonlama maliyetine, hedef kitlesine, risk politikasına ve sizin kredi notunuza bağlı olarak değişir. İhtiyackredisi.com gibi bağımsız karşılaştırma platformlarından güncel teklifleri incelemek en sağlıklı yoldur. Unutmayın, fonlama maliyeti düşük olan bir banka, bu avantajını müşterisine daha uygun kredi faizi olarak yansıtabilir.