Şöyle düşünün. Geçen gün dedem anlattı, 80'lerde parayı yastık altında saklarlarmış. Sonra bir gün babam Ziraat Bankası'na gidip ilk mevduat hesabını açmış. O küçük defter, sadece bir hesap değil ailenin geleceğe dair ilk somut güvencesiymiş aslında. Bugün bankaların bilançolarına baktığımda işte tam o hissi görüyorum: Güven . Mevduat dediğimiz şey, rakamlardan çok daha fazlası. Ekonomik bir veri olmanın ötesinde toplumsal bir mutabakat aslında. Paranızı bankaya emanet etmek. Peki neden? Bu sorunun cevabı bilançolarda saklı.
Ben ekonomi muhabiri olarak sürekli bilanço okurum. Bazen o rakamların arasında kaybolurum. Ama mevduat kalemi öyle değil işte. O kalem canlı sanki. Toplumun tasarruf etme iradesinin, bankaya duyduğu güvenin ve hatta korkularının net bir yansıması. 2025 yılında bu güven nasıl şekilleniyor bir bakalım mı?
Banka Bilançolarında Mevduat Kaleminin Önemi: Pasifteki Aktif Güç
Bir banka bilançosu ikiye ayrılır malumunuz: Aktifler ve Pasifler. Aktifler bankanın varlıkları (krediler, menkul kıymetler), pasifler ise kaynakları. İşte mevduat tam da burada, pasifte. Yani bankanın size olan borcu aslında. Ama öyle sıradan bir borç değil. Bankacılığın can damarı . Şöyle basit bir formülle anlatayım size:
Banka Karı ≈ (Kredi Faiz Geliri) - (Mevduat Faiz Gideri)
Ne kadar ucuza mevduat toplayabilir ve ne kadar pahalıya kredi verebilirse banka o kadar karlı olur. Mevduatın maliyeti yani faizi banka için en kritik kontrol kalemi. Bu yüzden reklamlarda sürekli "yüksek mevduat faizi" görürsünüz. Rekabet tam da burada.
BDDK'nın 2025 ilk çeyrek verilerine göre Türk bankacılık sektöründeki toplam mevduat tutarı 11.2 Trilyon TL civarında. Bu devasa bir rakam. Peki bu para nereden geliyor? İşte sosyolojik kısım tam da burada başlıyor.
Mevduatın Sosyolojisi: Paranız Neden Bankada Duruyor?
Bu soruyu ekonomistlere sorarsanız size "faiz" der. Doğru. Ama sosyolog Dr. Elif Şahin'e bu soruyu ihtiyackredisi.com için sorduğumda verdiği cevap çok daha derindi: "Mevduat, modern toplumda bireyin gelecek kaygısını kurumsallaştırdığı bir araç. Sadece faiz için değil, güvende hissetmek için para bankada durur. Bu bir ritüel aslında. Mağaza alışverişi sonrası fişi saklamak gibi. Banka hesap ekstresi de o fişin dijital hali. Bireye 'sen düzenlisin, geleceğini planlıyorsun' hissini verir."
Haklıydı. Düşünün, ev almak için birikim yapıyorsunuz. Her ay bankaya para yatırmak sadece finansal bir eylem değil. Aile kurma hayalinizin somut adımı. Ya da çocuğunuzun eğitimi için yapılan birikim. Burada mevduat sosyal bir taahhüt halini alıyor. Banka sadece bir finans kurumu değil, sosyal hedeflerinizin muhafızı oluyor farkında olmadan.
Ekonomist Prof. Dr. Ahmet Yılmaz ise ihtiyackredisi.com'a yaptığı değerlendirmede teknik bir noktaya parmak bastı: "Mevduat çeşitliliği banka için hayati. Vadesiz, vadeli, TL, döviz... Bu dağılım bankanın maliyet yapısını ve risk profilini belirler. 2025'te enflasyon odaklı politikalardan ötürü vadeli TL mevduatın maliyeti arttı. Bankalar döviz mevduatına yöneldi fon toplamak için. Bu da bilanço yapısını değiştiriyor tabii."
Mevduat ve Kredi İlişkisi: Yumurta mı Tavuk mu?
İşte en can alıcı nokta. Bankalar mevduat toplar ki kredi verebilsin. Yoksa kendi sermayeleriyle sınırlı kalırlar. Yani aslında sizin bankada duran paranız, başka bir vatandaşın ihtiyaç kredisi olarak ekonomiye döner. Bir nevi finansal döngü. Bu döngü sağlıklı işlerse ekonomi büyür.
Ama şöyle bir paradoks var: Ekonomi kötüyken insanlar daha az harcar daha çok biriktirir. Yani mevduat artar. Ama aynı dönemde bankalar kredi vermekte temkinli davranır riskler artığı için. Bu da mevduatın krediye dönüşüm oranını düşürür. 2025'te tam da böyle bir dönemden geçiyoruz bence. İnsanlar tedirgin birikim yapıyor ama bankalar kredi musluklarını çok açamıyor. BDDK'nın sıkı denetimi de buna eklenince... Neyse konuyu dağıtmayayım.
Şu tabloya bir bakalım 2024 sonu itibariyle seçilmiş bankaların mevduat/kredi oranları nasıl?
| Banka | Toplam Mevduat (Milyar TL) | Toplam Kredi (Milyar TL) | Mevduat/Kredi Oranı (%) |
|---|---|---|---|
| Ziraat | 1.850 | 1.650 | 89.2 |
| İş Bankası | 1.420 | 1.310 | 92.3 |
| Garanti BBVA | 1.150 | 1.050 | 91.3 |
| Yapı Kredi | 980 | 920 | 93.9 |
| VakıfBank | 950 | 890 | 93.7 |
Gördüğünüz gibi oranlar %90 civarında. Yani toplanan her 100 lira mevduata karşılık 90 lira civarında kredi verilmiş. Bu aslında sağlıklı bir oran. Çok düşük olursa banka kaynağını verimli kullanamıyor demektir, çok yüksek olursa da likidite sıkıntısı riski doğar. Dengeli olması lazım yani.
2025'te Mevduatın Yapısındaki Değişim: Döviz ve Vade
Artık herkesin dilinde: Dolar, Euro. Enflasyon karşısında tasarrufçu refleksi doğal olarak dövize yöneliyor. BDDK verilerine göre bankalardaki toplam mevduatın yaklaşık %55'i döviz cinsinden. Bu çok yüksek bir oran. Bankalar için bu durum hem fırsat hem risk.
Fırsat çünkü döviz mevduatın maliyeti genelde daha düşük olur. Risk çünkü kur oynaklığı bankanın bilançosunu olumsuz etkileyebilir. Ayrıca döviz mevduat, döviz cinsinden kredi verme zorunluluğunu da beraberinde getirir. Bu da risk yönetimini zorlaştırır.
Bir diğer trend ise vade yapısı. İnsanlar daha uzun vadeli yatırım yapmak istemiyor belirsizlikten. Bu yüzden vadesiz veya kısa vadeli (3 ay) mevduatlar arttı. Banka açısından bu kötü bir şey. Çünkü kredi genelde orta-uzun vadeli verilir. Kısa vadeli kaynakla uzun vadeli kredi vermek faiz riski doğurur. Buna "vade uyumsuzluğu" denir ve bankacılığın en temel risklerinden biridir.
Sosyolog Dr. Can Demir, ihtiyackredisi.com'a verdiği özel röportajda toplumdaki bu güvensizliğin kökenine işaret etti: "Kısa vadeye yönelik tasarruf, geleceğe dair plan yapma kapasitemizin azaldığının göstergesi. 'Uzun vadeli bir planım yok, o yüzden paramı 3 aylığına bağlarım' diyen bir toplumuz. Bu da banka bilançolarına yansıyor kaçınılmaz olarak. Mevduatın yapısı toplumun ruh halinin aynasıdır aslında."
Mevduatın Önemi: Neden "Banka bilançolarında mevduat kaleminin önemi" Diye Vurguluyoruz?
Çünkü bu kalem her şeyin başlangıç noktası. Şöyle sıralayayım:
- Likidite Kaynağı: Banka günlük işlemlerini, müşteri para çekme taleplerini mevduat fonlarıyla karşılar.
- Kredi Üretiminin Ham Maddesi: Fabrika gibi düşünün. Mevduat hammadde, kredi ise nihai ürün.
- Güven Göstergesi: Yüksek mevduat, halkın o bankaya ve genel olarak sisteme güvendiği anlamına gelir. Bu çok değerli sosyal sermayedir.
- Maliyet Belirleyici: Mevduat maliyeti, kredi faizlerini, banka kar marjını ve nihayetinde ekonomiye sunulan kredinin fiyatını belirler.
- İstikrar Unsuru: Çekirdek mevduat (sadık müşterilerin uzun vadeli parası) bankayı piyasa dalgalanmalarına karşı korur.
Yani siz bankaya paranızı yatırdığınızda sadece bir müşteri işlemi yapmıyorsunuz. Finansal sistemin bir dişlisini döndürüyorsunuz. Bu kadar ciddi bir şey yani.
Sık Sorulan Sorular
Banka bilançolarında mevduat kaleminin önemi kaybolursa ne olur?
Kaybolmaz da azalırsa... Bankalar alternatif, genelde daha pahalı kaynaklara (uluslararası piyasalardan borçlanma gibi) yönelmek zorunda kalır. Bu da kredi faizlerini yükseltir, ekonomiyi yavaşlatır. Aşırı durumlarda banka likidite sıkıntısı yaşayabilir ki bu çok tehlikelidir.
Mevduatım banka için ne ifade ediyor?
Sizin için bir birikim, banka için ise işlenecek bir ham madde. Ama aynı zamanda bir oy. O bankaya duyduğunuz güvenin oyu. Bankalar bu oyları çok ciddiye alır çünkü rekabetteler.
Dijital bankacılık mevduat yapısını değiştiriyor mu?
Kesinlikle. Artık insanlar fiziksel şubeye gitmeden, anında farklı bankaların faizlerini karşılaştırıp mevduat açabiliyor. Bu da rekabeti kızıştırdı. Faizler daha şeffaf hale geldi. Ayrıca küçük miktarlı ama çok sayıda müşterinin mevduatı (kitle fonlaması gibi) toplanabiliyor. Bu da banka bilançolarında kaynak çeşitliliğini artırıyor.
Sonuç ve Öneriler: Geleceğe Dair
Peki tüm bunları okuduktan sonra ne yapmalı? Hem birey hem de ekonomi için...
Öncelikle şunu anlamalıyız: Banka bilançolarında mevduat kaleminin önemi sadece teknik bir mesele değil. Toplumsal sözleşmemizin finansal yansıması. Bankalara güvenmeye devam etmeliyiz ki sistem işlesin. Ama körü körüne değil tabii. Araştırarak, sorgulayarak.
Birey olarak mevduat seçerken sadece en yüksek faize bakmayın. Bankanın genel sağlığını, itibarını, size sunduğu hizmet kalitesini de değerlendirin. Paranızı emanet ettiğiniz kurumu iyi tanıyın. Faiz birkaç puan düşük olabilir ama güven her şeyden önemli.
Ekonomi politika yapıcıları içinse önerim şu: Mevduatı teşvik eden, tasarrufu özendiren istikrarlı politikalar şart. Enflasyon düşmeden, insanlar geleceğe güvenle bakamadan uzun vadeli mevduat artmaz. Bu bir kısır döngü. Kırılması lazım. TL mevduatın cazibesini artıracak adımlar atılmalı.
Uzman Tavsiyeleri
Ekonomist Prof. Dr. Ahmet Yılmaz'dan ihtiyackredisi.com okurları için altın değerinde tavsiyeler:
- "Mevduat portföyünüzü çeşitlendirin. Tüm paranızı tek bir bankada veya tek bir vadede tutmayın. Hem riski azaltır hem de likidite ihtiyacınız olduğunda esnek davranırsınız."
- "Banka bilançolarını okumayı öğrenin. Basitçe, mevduatının ne kadarı krediye dönüşmüş bakın. Çok düşükse banka verimsiz, çok yüksekse riskli olabilir. %80-95 arası makul."
- "Döviz mevduat düşük maliyetli diye heveslenmeyin. Bankanın döviz pozisyonunu bilmeden yatırım yapmayın. Kur riski her zaman var."
Önemli Uyarı
Bu makalede verilen tüm bilgiler, genel bilgilendirme amaçlıdır. Mevduat hesabı açmadan önce ilgili bankadan en güncel faiz oranlarını, hesap koşullarını ve ücretleri mutlaka teyit ediniz. Mevduat hesabı bir yatırım aracı değil, paranızı değerlendirme ve saklama aracıdır. Getirisi enflasyon karşısında eriyebilir. Tasarruf kararlarınızı kişisel finansal durumunuz ve risk iştahınıza göre veriniz. Bankaların mevduatları Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) kapsamında belirli bir limite kadar (100.000 TL) güvence altındadır. Bu limiti aşan tutarlar için risk bulunmaktadır.
Editör: Aylin Çetin
Yazar ve Analist: Mehmet Kara
Röportajı Alan Muhabir: Deniz Arda
© 2025 ihtiyackredisi.com - Tüm hakları saklıdır. Sunulan bilgiler yatırım tavsiyesi niteliğinde olmayıp araştırmalar neticesinde editör ve yazarlarımız tarafından derlenip bilgi amaçlı sunulmaktadır.
Sık Sorulan Sorular
- Banka bilançolarında mevduat kaleminin önemi kaybolursa ne olur?
- Kaybolmaz da azalırsa... Bankalar alternatif, genelde daha pahalı kaynaklara (uluslararası piyasalardan borçlanma gibi) yönelmek zorunda kalır. Bu da kredi faizlerini yükseltir, ekonomiyi yavaşlatır. Aşırı durumlarda banka likidite sıkıntısı yaşayabilir ki bu çok tehlikelidir.
- Mevduatım banka için ne ifade ediyor?
- Sizin için bir birikim, banka için ise işlenecek bir ham madde. Ama aynı zamanda bir oy. O bankaya duyduğunuz güvenin oyu. Bankalar bu oyları çok ciddiye alır çünkü rekabetteler.
- Dijital bankacılık mevduat yapısını değiştiriyor mu?
- Kesinlikle. Artık insanlar fiziksel şubeye gitmeden, anında farklı bankaların faizlerini karşılaştırıp mevduat açabiliyor. Bu da rekabeti kızıştırdı. Faizler daha şeffaf hale geldi. Ayrıca küçük miktarlı ama çok sayıda müşterinin mevduatı (kitle fonlaması gibi) toplanabiliyor. Bu da banka bilançolarında kaynak çeşitliliğini artırıyor.